Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

“Biz önce kendimizle rekabet ediyoruz”

1980 yılında kurulan, 1986

1980 yılında kurulan, 1986 yılından bu yana ihracat yapan Yemtar AŞ Yönetim Kurulu Başkanyardımcısı Bahadır Çolak’la röportaj yaptık. Biz sorduk Çolak yanıtladı.

-Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

1975 yılında Bandırma’da doğdum. Öğrenimimin bir kısmını Bandırma’da bir kısmını ise Bursa’da tamamladım. Ardından şirketimizin hemen hemen her kademelerinde görev aldım. 2005 yılından bugüne şirketin yönetiminde yer alıyorum. Yemtar Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olarak görevime devam ediyorum.

-Yemtar olarak gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında önde gelen yem teknoloji şirketlerinden biri olarak biliniyorsunuz. Firma ne zaman kim tarafından kuruldu? Dışarıya ne zaman açıldı? Nasıl bir gelişimden geçerek bugünlere geldi? 

Ülkemizde yem sanayisi 1965’li yıllarda başlıyor. Yemtar A.Ş. 1980 yılında rahmetli babamız İsmail Çolak tarafından kuruldu. 2005 yılında babamız İsmail Çolak vefat etti ve biz 2005’ten bu güne iki kardeş Abdullah Çolak ve Bahadır Çolak yönetiminde sektöre hizmet veriyoruz. İlk ihracatımızı 1986 yılında gerçekleştirdik. 1994 yılından itibaren ise yurt dışı satışlarımız yoğunlaşarak devam etti. Ardındaki süreçte Yemtar uluslararası pazarda aranılan marka oldu. Uluslararası pazarda büyük bir yarışa dâhil olduk. Bunun için inovasyon gerekiyordu. Kendimizi yenilemek ve geliştirebilmek adına yem sanayii sektöründe Türkiye’nin ilk Ar-Ge merkezi olan Yemtar Ar-Ge Merkezi’ni kurduk. Bu sayede birçok ilklere de imza attık. Türkiye’nin ilk Şanzımanlı Pelet Presi’ni Ar-Ge Merkezimizden çıkarttık. Bunun yanı sıra 2020 yılında yeni ve çok büyük bir proje olan Akıllı Tip Konteyner Yem Fabrikasını sektörümüze kazandırdık. Türkiye’nin ilk Organik Gübre Sistemi, ilk 1200’lük değirmeni, Pelpeak gibi birçok ilkleri başardık. Anahtar teslim yem fabrikaları kuruyoruz. Yoğun yurtdışı satışlarımızla da günümüzde durmadan çalışmaya devam ediyoruz. Yurtdışı ve yurtiçi hizmetlerimizle sektörde öncülük etmek için kendimizi sürekli yeniliyor ve geliştiriyoruz.

-Yemtar’ın günümüzdeki pozisyonu ve gelecek hedefleri hakkında neler söylemek istersiniz? Hangi bölgelere ihracat yapıyorsunuz?

Yemtar olarak ülkemizin öncü firmalarından olmayı kararlılıkla sürdürüyoruz. Gerek yenilikçi projelerimizle, gerek sektöre verdiğimiz satış sonrası hizmetlerimizle bu yolda takdir ve memnuniyetler kazanıyor, gücümüze güç katarak hızla ilerliyoruz. Hedeflerimizin en başında ve her zaman altını çizerek söylediğimiz “Yenilik” ilkemiz var. Her zaman sektöre yenilik kazandırmayı amaçlayan ve bunu dert edinen bir şirket olduk. Artık son aşamalarına geldiğimiz yeni bir projemiz de gündemimizde. Çok yakında da sektöre tanıtmayı hedefliyoruz. Bunun yanı sıra yeniliklerimiz her zaman devam edecek. 4 kıtada 44 ülkeye ihracat yapıyoruz. Özellikle son 5 yıldır ihracatta ciddi anlamda oranımız yükseldi. Yakın zamanda özellikle Uzakdoğu ülkelerine markamızı ve kalitemizi sunuyoruz. Bu bölgelerde farklı firmalar da oluyor. Rekabet her zaman var. Biz önce kendimizle rekabet ediyoruz.

-Ürün çeşitleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Yemtar olarak ana iştigal konularımız, anahtar teslimi ruminant ve kanatlı hayvan yemi fabrikaları, kedi köpek maması fabrikaları, balık yemi fabrikaları, flake tesisleri, rendering tesisleri ve gübre işleme çözümleri tasarlayıp üretmek ve kurmaktır. Bunu yanı sıra ürün başlıklarımız; Türlü Konveyörler, Karıştırıcı Hatları, Temizleme ve Eleme Hatları, Peletleme Hatları, Değirmen Hatları, Full Fat Soya Ekstrüder Hatları

-Dolar ve Euro kurları arasındaki farklılıklardan nasıl etkileniyorsunuz? Bu sorunu aşmak için ne gibi tedbirleri alınmalı?

Etkilenmemek mümkün değil. Ancak etkilerini azaltmak ve en az zararla bu krizleri atlatmak için kendi önlemlerimizi alıyoruz. İhracatçı bir firma olduğumuz için kendi dinamiklerimize göre yıllar içinde formüle ettiğimiz bir sepet sistemimiz var. Çeşitli döviz birimleri ve finans araçları ile en az maddi zararla bu zorlukların üstesinden gelmeye çalışıyoruz.

-İş dünyasında uzun süre var olmanın temel gereklerinden biri de ekonominin ve hatta siyasetin gidişatını doğru okumak olarak kabul ediliyor. Dünya genelinde yaşanan pandemi vb. şoklarda veya geleceğe dair aldığınız kararlarda buna ne kadar ihtiyaç duyuyorsunuz?

Pandemi dönemi tüm dünyayı etkileyen bir dönem oldu. Yemtar olarak biz hazırlıksız yakalandık diyemem. Remote çalışmalar da yaparak bu sürece adapte olduk. Öncesinde geliştirdiğimiz teknolojimizi pandemi dolayısı ile deneyimledik. Bu dönemde yurtdışına kurduğumuz iki tesisimizi hiç o ülkeye gitmeden 48 saat boyunca ofisimizden çalışarak devreye aldık ve müşterimize teslim ettik. Bunun aslında bir gereklilik olduğunu da biliyorduk. Hazırdık ve test etmiş olduk. Müşterilerimiz de buna ihtiyaç duyuyor. Bu sistem ile anlık müdahale edebiliyorsunuz. Anlık müdahale edebilmek gerçekten değerli. Müşterilerimiz de faydalarını gördü ve yazılıma yatırım yapmaya başladılar.

-Sizi sektördeki diğer firmalardan farklı kılan nedir? Müşterileriniz neden sizi tercih ediyor?

Diğer sorularda da değinmiştim. Bizlerin farkı yenilikçi anlayışımız. İnovasyonu ilke edinmiş bir firma olarak da bizleri diğer firmalardan farklı kılan Ar-Ge Merkezimiz. Tabii bizim Ar-Ge Merkezimiz gerçekçi bir Ar-Ge merkezidir. Gerçek anlamda üretmek için, sektöre değer ve yenilik kazandırmak için kurulmuştur. Her sene 3-5 demeden sektöre yenilik kazandırmaya devam ediyoruz. Örnek vermek gerekirse Şanzımanlı Pelet Presimiz. Yaklaşık 4-5 yıl kadar sahada 7/24 ciddi mesailer harcayarak performansını izlediğimiz ve geliştirdiğimiz teknolojimiz. Şimdilerde ise seri üretime geçtiğimiz ürünümüz. Diğer bir örnek Akıllı Tip Konteyner Yem Fabrikamız. Günümüz teknolojisine uyumlu geliştirdiğimiz otomasyonumuz ile akıllı telefonunuzla fabrikayı yönetebiliyorsunuz. Ayrıca mevcut makinelerimize ve yeni üretilen makinelerimize de bu teknolojiyi entegre ederek hem müşterilerimizin işlerini kolaylaştırıyoruz hem de sahadan daha doğru veriler elde edebiliyoruz. Satış sonrasında da müşterilerimize verdiğimiz hizmetlerin memnuniyeti sektörde zaten yankılanıyor. Kalite ve güven olarak Yemtar ülkemizde ve dünyada tercih edilen markalar arasında yer alıyor.

-Konu teknoloji olunca katma değerli üretim için Ar-Ge ve inovasyonun rolü tartışılmaz. Yemtar’ın konuya yaklaşımı hakkında bilgi verir misiniz?

Yemtar olarak sektörde lider olmanın ve lider olarak kalmanın Ar-Ge ve inovasyon ile mümkün olduğunu biliyoruz. Yem sektöründe müşterilerimizin üretim maliyetlerini düşürmenin halkımıza bu enflasyonist ortamda fayda sağlayacağının farkındayız. Müşterilerimizi kaliteli, düşük bakım maliyetli, enerji tasarruflu ürünlerimizle buluşturabilmek adına Ar-Ge Merkezimize gereken desteği sağlıyoruz. Her geçen yıl Ar-Ge bütçemizi artırıyoruz. 2017 yılında kurulan Yemtar Ar-Ge Merkezimiz için kurulduğundan bugüne toplamda 10 milyon TL’yi aşkın bir harcama yapıldı. Ayrıca 30’dan fazla patent ve faydalı model başvurusu yaparak çalışmalarımızı resmi olarak tescillemiş olduk. Teknoloji, bilim ve inovasyon ışığında, know-how oluşturacak bilgi birikimini sürdürüyoruz. Bu birikimi ve edindiğimiz tecrübeleri hem başarılı, teknolojiyi takip eden sanayi projeleri ile hem de firma içi yaptığımız projelerimizle kanıtladık. Giderek mevcut bütçemizi artıracağız ve sürekli gelişeceğiz. Yemtar olarak yem sektöründe tüm dünyaya sınırsız çözümler üretmeye devam edeceğiz.

 

YORUMLAR

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

31 Mart yerel seçimlerinde Balıkesir
Sıradaki Haber 5 SENEDE 50 SENELİK HİZMET