" />
Eğitim bir Sen Bandırma Şube Başkanı İsmail Gönültaş, gazetecilere yaptığı açıklamasında, Mısır’da yapılan idamlara tepki gösterdi. İdamları durdurmak için insanlığın ayağa kalkması gerektiğinin altını çizen Gönültaş, Mısır’da 2012 yılında meşru hükümeti savunmak için Rabia eylemi yapan silahsız insanları katledildiğini söyledi.
-165 kişi idam edildi
Gönültaş “Emperyalist dünyanın ve bazı işbirlikçi Arap ülkelerin desteğini alan kişiler, gittikçe daha da firavunlaşıyor. Darbeci hükümet bugüne kadar göstermelik yargılamalarla 165 kardeşimizi idam etti. Mısır zindanlarında her an idam edilmeyi bekleyen 600 kişi var. Üstelik ağır işkenceler eşliğinde, çelik kafesler içinde yapılan yargılamalar devam ediyor. Kurulan yargı tiyatrosunda yeni idam kararları veriliyor. Cunta yargısı geçen eylül ayında 75 kişiyi daha idama mahkûm etti. İdam kararlarını tüm dünyanın gözleri önünde sessiz sedasız gösteren hükümet, kana doymuyor. Geçtiğimiz günlerde 9 genç cunta tarafından haksız yere idam edildi” dedi.
-İslam dünyası tehdit altında
İslam dünyasının da benzer bir saldırı altında olduğunu öne süren Gönültaş “İslam dünyasının neresine bakarsanız kan, sava, katliam ve idam. Mısır’da yaşananlar bir kez daha göstermiştir ki, dünyada saflar nettir. Bir tarafta emperyalizm ve onların iş birlikçi kuklaları, diğer tarafta sömürülen ve ezile kitlelerle onların sesi olma onurunu canlarıyla ödeyen vicdanlı insanlar” diye konuştu.
-Mazlumlar kendi göbeğini kendileri kesmelidir
Gönültaş “Mazlumların kendi göbeğini kendi kesmelerinden başka yol yoktur. Biz onurun direnişte, direnişin zulme karşı mazlumu savunmakta, kurtuluşun adalet ayakta tuttuğuna inanan Eğitim Bir Sen olarak bugüne kadar susmadık, susmayacağız. Dayanışmamızı bıkmadan, usanmadan sürdürmeye devam edeceğiz. ‘Haksızlık karşısında susan, dilsiz şeytandır’ sözünü benimseyen bizler, bu ilahi buyruğa iman etmişiz” ifadesini kullandı.
– Unutmadık,unutturmayacağız
Açıklamasında Hocali Katliamına değinen Gönültaş “ Eğitim-Bir-Sen olarak, Hocalı katliamını yapanları, onlara sessiz kalanları, buna zemin ve imkân hazırlayanları kınamak, lanetlemek, telin etmek gibi en yalın beşeri tepkilerin ötesinde bütün bu acıları unutmayacak, hep hatırlatacak ve zulme karşı mazlumdan yana duruşumuzu sürdüreceğiz. Zulümle payidar olunmayacağı gerçeğiyle zalimlerden hesap sorulacağına olan inancımızı, bu yöndeki umudumuzu ve mücadele azmimizi asla kaybetmedik, kaybetmeyeceğiz. Zulme ve mezalime rıza göstermedik, göstermeyeceğiz. Bulunduğumuz her yerde, her kademede, her platformda, en duyulur ses ve en anlaşılır sözle haykırdık, haykırmaya devam edeceğiz. İşgallerin son bulması, zulümlerin bitmesi, zorbaların adalete teslim edilmesi, insanlığın vahşetten felaha yol bulabilmesi için uluslararası kurum ve kuruluşları daha fazla sorumluluk almaya çağırıyoruz”dedi.