Çilingirin ardından

8 Temmuz 2019 tarihinde herkesin desteğiyle seçilen Bandırma Kent Konseyi Başkanı Murat Ergöz ve ekibine şimdi kapılar birbir kapanıyor. 7 ay gibi kısa bir sürede, herkesin desteğiyle seçilen Konsey’in belediye eski binasındaki hizmet binası başkanın talimatıyla çilingir eşliğinde açılıyor? Ne oldu, bu süre içerisinde Dr. Murat Ergöz ve ekibi hedef haline geldi? Görünmeyen bir el tarafından Kent Konseyi’nin temsil gücü yok mu sayılmak isteniyor? Başta Balıkesir olmak üzere Ankara, Eskişehir, Bursa Nilüfer gibi şehirlerde Kent Konseyleri el üstünde tutulurken Bandırma’da neden gereksiz bir yapı gibi görünüyor? Ayrıca, Kent Konseyinin taleplerinin yerel yönetim tarafından karşılanmadığı yönünde ciddi duyumlar alıyorum. Kanun ve yönetmelikler, yerel yönetimlerin bütçelerinden pay ayırmak sureti ile Kent Konseylerine destek olma sorumluluğunu getirirken, yerel yönetim Konsey’in küçük taleplerine defans yaparak aslında Bandırma’ya zarar vermiyor mu? Yerel yönetim için Kent Konseyi desteklemek Bandırma’yı desteklemek anlamına gelmiyor mu?

Bu güne kadar Kent Konseyi’nin yapmış olduğu tüm aktiviteler yerel yönetiminin gerekli desteği vermemesinden dolayı hep topal kaldı. Seçimler sonrasında yapılması gereken genel sekreter ataması bile iki kurumun iletişimsizliği ve yaşanan problemlerden dolayı ancak 6 ay sonra yapılabildi. Ayrıca bu atamada da Kent Konseyi Başkanı Murat Ergöz’ün pay-pas edildiğini düşünenlerdenim. Çünkü, Kent Konseyi Genel Sekreteri Kemal Hazal Görkem’i ziyaret eden Belediye Başkanı Tolga Tosun, 8 Temmuz 2019 tarihinde yapılan genel kuruldan  bu yana Kent Konseyi Yürütme Kuruluyla bir araya hiç gelmedi. Hani, Bandırma’yı sivil toplum örgütleriyle birlikte ortak akılla yönetecektik. Görünen o ki Murat Ergöz ve ekibi yapmış olduğu faaliyet ve çalışmalarıyla birilerinin damarına iyi basmış.